3 Ocak 2016 Pazar

En Çok Okunan 5 Etkileyici Şiir




  Günümüzde en çok paylaşılan ve beğeni toplayan şiirleri sizin için derledik. Bütün yazılan şiirler çok değerlidir ancak popülarite bakımından bu şiirler bir adım öne çıktı.



5) Orhan Veli Kanık – İstanbul’u Dinliyorum

İSTANBUL'U DİNLİYORUM

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor;
Yavaş yavaş sallanıyor
Yapraklar, ağaçlarda;
Uzaklarda, çok uzaklarda,
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Kuşlar geçiyor, derken;
Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
Ağlar çekiliyor dalyanlarda;
Bir kadının suya değiyor ayakları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Serin serin Kapalıçarşı
Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa
Güvercin dolu avlular
Çekiç sesleri geliyor doklardan
Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Başımda eski alemlerin sarhoşluğu
Loş kayıkhaneleriyle bir yalı;
Dinmiş lodosların uğultusu içinde
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Bir yosma geçiyor kaldırımdan;
Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar.
Birşey düşüyor elinden yere;
Bir gül olmalı;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Bir kuş çırpınıyor eteklerinde;
Alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum;
Dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum;
Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından
Kalbinin vuruşundan anlıyorum;
İstanbul'u dinliyorum.





4) Cahit Sıtkı Tarancı – Otuz Beş Yaş
OTUZ BEŞ YAŞ
 
Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.
Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allahım bu çizgili yüz?
Ya gözler altındaki mor halkalar?
Neden böyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim.
Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
Bu güler yüzlü adam ben değilim;
Yalandır kaygısız olduğum yalan.
Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
Hatırası bile yabancı gelir.
Hayata beraber başladığımız,
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
Gittikçe artıyor yalnızlığımız.
Gökyüzünün başka rengi de varmış!
Geç farkettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan günün bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış.
Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim.
Ne dönüp duruyor havada kuşlar?
Nerden çıktı bu cenaze? ölen kim?
Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar?
Neylersin ölüm herkesin başında.
Uyudun uyanamadın olacak.
Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak,
Taht misali o musalla taşında.
 







3) Necip Fazıl Kısakürek – Kaldırımlar

Kaldırımlar
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayâl görüyorum.

Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.

İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.

Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!

Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.

Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.

Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi..










2) Mevlana- Etme
ETME
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme.
Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme.

Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı?
Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme.

Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru.
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme.

Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için...
Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme.

Ey, makamı var ve yokun üzerinde olan kişi,
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun, etme.

Sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan.
Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun, etme.

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan.
Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun, etme.

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer;
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme.

Ey, cennetin cehennemin elinde oldugu kişi,
Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun, etme.

Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize,
O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun, etme.

Bizi sevindiriyorsun, huzurumuz kaçar öyle.
Huzurumu bozuyorsun, sen mahvediyorsun, etme.

Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı.
Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme.

İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil.
Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme













1) Attila İlhan – Ben Sana Mecburum
BEN SANA MECBURUM

Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski İstanbul mudur
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
Sokak lambaları birden yanıyor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen yoksun.

Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

Fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
Eski zamanlardan bir cuma çalıyor
Durup köşe başında deliksiz dinlesem
Sana kullanılmamış bir gök getirsem
Haftalar ellerimde ufalanıyor
Ne yapsam  ne tutsam nereye gitsem
Ben sana mecburum sen yoksun.

Belki haziran  da mavi benekli çocuksun
Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
Kötü rüzgar saçlarını götürüyor

Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Bu kurtlar sofrasında belki zor
Ayıpsız   fakat ellerimizi kirletmeden
Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Sus deyip adınla başlıyorum
İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
Hayır başka türlü olmayacak
Ben sana mecburum bilemezsin.


butonlar

En Çok Bilinen 10 Türk Edebiyat Yazarı












  Bu listeyi oluştururken sosyal medya ve diğer İnternet ortamlarında aranma sıklıkları temel alınmıştır. Listede Elif Şafak, Orhan Pamuk ve İskender Pala gibi güncel isimleri değerlendirmedim. Daha çok geçmişte iz bırakarak günümüze ulaşabilen yazarlardan oluşturmak istedim.







10) Can Yücel (1926-1999)



Yakın dönemimize kadar uzanan bu isim yazdığı şiirleri ve seslendirmeleriyle, şiir severlerin vazgeçilmesidir. Sosyal medyada da çok popüler bir şairdir.






9)Nazım Hikmet (1902-1963)


  Günümüz de sosyal medya da çok paylaşılan şiirleri bulunan yazar, Geçmişten bugüne her dönem okunan ve sevilen bir isimdir.







8)Halide Edip Adıvar (1884-1964)

  Listede bir bayan yazarın olmamasını istemedim. Bir bayan yazar olacaksa da kuşkusuz en çok bilineni bu isimdir. Yazdığı Sinekli Bakkal romanının bir dönem dizi uyarlaması olması da adını bir nebze hatırlatmıştır.








7)Halit Ziya Uşaklıgil (1866-1945)



  Özellikle Aşk-ı Memnu romanı televizyona dizi olarak uyarlandıktan sonra popülarite kazanan yazar, Edebiyatın bir döneminde derin izler bırakmıştır.









6)Mehmet Akif Ersoy (1873-1936)


  Eşsiz milli marşımızın yazarı olması sebebiyle birçoğumuzun gönlünde zirvede yer alan bu isim, listede olmayı sonuna kadar hak ediyor. Sanatı maddiyattan çok vatan ve hak sevgisinden yapan şair, günümüzde çok ilgi görmese de en çok bilinen yazarlar arasında yer alıyor.













5)Necip Fazıl Kısakürek (1904-1983)
  Yazdığı şiirlerin anlam ve duygu derinliğinden, listede ilk beş içinde bulunmayı hak eden bir isimdir. Çok zor zamanlar geçirdiği de anlatılan şair daha çok muhafazakar kısma hitap etmiştir.












4)Sabahattin Ali (1907-1948)


Ne kadar genç yaşta vefat ederek çok uzun yıllar edebiyat dünyasında yer alamasa da yazdığı romanlar onu listenin üst sıralarına taşımaya yeterlidir. Özellikle kürk mantolu madonna romanı yakın tarihimize kadar popüler olan bir eseridir.









3) Aziz Nesin (1915-1995)


  Zirveye yakın bu isim yakın tarihimize kadar uzanmıştır. Genelde siyasi kesimler tarafından kullanılsa da sosyal medya alanında şiirleri ve sözlerinin binlerce kez paylaşıldığı yok sayılamaz.












2)Oğuz Atay (1934-1977)

  Listenin zirvesini zorlayan yazarlardan biri de bu isimdir. Özellikle Tutunamayanlar eseri ile edebiyat dünyasında büyük izler bırakmışlardır. Kendisinin ismini sosyal medya dışında televizyonda da bir çok yapımda duymak mümkündür.













1) Özdemir Asaf (1923-1981)

  Bu ismi listenin başına taşıyan etken kuşkusuz ki sosyal medyadır. Twitter ve Facebook gibi sosyal medya sitelerinde adına rastlamamak mümkün değil. Sözler ve şiirleri her dönem içerisinde binlerce kez paylaşılıyor ve beğeni topluyor.






Dipnot:
  Liste dışında kalan çok değerli yazarlar olduğunun farkındayım ama benim araştırmalarım sonucu oluşan tablo bu şekildedir. İlerleyen günlerde listede bulunan ve bulunmayan sanatçılarla ilgili daha geniş boyutlu yayınlarımız olacaktır. Edebiyata gönül vermiş herkes bu blogda hak ettiği saygıyı görecektir.







butonlar

2 Ocak 2016 Cumartesi

Edebiyat ve Ötesinin Hayatınıza Katacağı 4 Önemli Kazanç

  İlk yayınım da size kendimden ve bloğumun amaçlarından bahsetmek istiyorum. Kendimden bahsetmek derken erkeğim, kızım ya da şu yaştayım şurada okuyorum olaylarına pek girmeyeceğim. Edebiyat sever bir insan olduğumu ve edebiyat  adına bir şeyler yapmak istediğimi bilmeniz yeterli. Gelelim bizim için önemli olan meseleye, Edebiyat ve Ötesi sizlere neler sunacak ?

1)Edebiyat Hakkında Her şey


Bu madde, aslında sitenin amacının genel bir tanımı. Blog da Edebiyatın kıyısından köşesinden geçen her şey yer alabilir. Biz yine de genel olarak öne çıkacak ve bloğa daha hakim olacak konuları belirtelim...

2)Edebiyatçılar ve Yaşantıları

  Edebiyat yazarlarının sadece yazdığı şiirlerin altında veya kitabın ön yüzünde bulunan isimlerine değil, arka planda yaşadıkları mutluluklarına, hüzünlerine de tanık olacağız.

3)Popüler Olan Edebiyat İçerikleri

  Sosyal medya da popüler olan edebiyat sözleri, şiir gibi içerikleri derleyerek güzel listeler oluşturacağız. Hatta popüler olma potansiyeli olan içerikleri paylaşarak farklı paylaşımlar yapmanızı sağlamayı hedefliyoruz.

4)Edebiyatın Gelecekteki Yeri

  
  Maalesef ki teknoloji çağının hakimiyeti ile birlikte edebiyat her geçen gün daha da kan kaybediyor. Bu yönde umutsuz bir hava hakim olsa da yine de olası senaryoları konuşacağız. Umarım ki edebiyatın yükselişe geçebileceği senaryolar da üretebiliriz.

BONUS

5)Admin Paylaşımları

Belki de bu madde çok ilginizi çekmeyebilir. Yine de takip etmeye değer olduğunu düşünüyorum. Çünkü yazma konusun da fena değilimdir. İl geneli ve ülke geneli kompozisyon, kısa hikaye ve senaryo gibi kategorilerde derecelerim bulunuyor. Bu yönde kişisel yazılarım da yayında olacak umarım beğenirsiniz...

Sonuç bölümü

  Bu sitenin genel amacı edebiyat sevenlere hoş vakit geçireceği, ilgisini çekecek içerikler oluşturmadık. Şunun şurasında bir avuç kaldık zaten birbirimizden başka tutunabileceğimiz başka bir dal yok. Belkide birlik olursak o kadar az olmadığımızın farkına varırız. Bu alanda ilginç şeylere imza atabiliriz. Ben inanıyorum sizde inanın. Takipte kalın :)




butonlar